Keratokonus Tedavisi

Detaylı bilgi ve randevu için biz sizi arayalım.

Keratokonus Nedir?

Keratokonus, gözün en dış tabakası olan korneanın incelerek öne doğru konikleştiği ilerleyici bir göz hastalığıdır. Normalde yuvarlak ve düzgün yapıda olan kornea, keratokonus geliştiğinde incelir ve sivrileşerek asimetrik bir forma bürünür. Bu durum, ışığın retinaya doğru odaklanmasını engeller ve görme bozukluğuna neden olur. Genellikle ergenlik döneminde başlar ve 30’lu yaşlara kadar ilerleyebilir.

Keratokonusun Belirtileri Nelerdir?

Keratokonusun erken dönemlerinde hafif bir astigmat ya da miyop şikayeti ile karşılaşılır. Ancak hastalık ilerledikçe gözlüklerle düzeltilemeyen görme bulanıklığı, ışık yansımaları, gece görüşünde zorluk, çift ya da dağınık görme gibi sorunlar ortaya çıkar. Gözde sık sık numara değişikliği olması da hastalığın habercisidir. Bu belirtiler özellikle göz yorgunluğu ve dikkat dağınıklığına yol açabilir.

Keratokonusun Nedenleri Nelerdir?

Keratokonusun nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik yatkınlık önemli bir rol oynar. Ailede keratokonus geçmişi olan bireylerde hastalığın görülme riski daha yüksektir. Bunun yanında gözleri sürekli ovalama, alerjik göz hastalıkları, bağ dokusu bozuklukları ve bazı sistemik hastalıklar da keratokonus gelişimini tetikleyebilir. Ayrıca ultraviyole ışınlarına uzun süre maruz kalmak da korneada yapısal bozulmalara neden olabilir.

Keratokonus Nasıl Teşhis Edilir?

Keratokonusun teşhisi, göz muayenesinde yapılan topografi cihazlarıyla kornea şeklinin detaylı incelenmesiyle konulur. Korneal topografi, korneanın yüzey haritasını çıkararak, hastalığın varlığını ve derecesini net şekilde gösterir. Gözlükle düzeltilemeyen astigmat varlığı, hızlı ilerleyen numara değişiklikleri ve korneada düzensizlik gözlemlenmesi, keratokonusu düşündürür.

Keratokonusun Evreleri

Hastalık hafiften ileri seviyeye kadar farklı evrelere ayrılır. Hafif evrede yalnızca gözlük veya yumuşak kontakt lens yeterli olabilirken, ilerlemiş vakalarda daha kapsamlı tedavilere ihtiyaç duyulur. Keratokonusun hızlı ilerlediği genç yaşlarda, zaman kaybetmeden uygun tedavi planlaması büyük önem taşır. Erken evrede teşhis edilen keratokonusun ilerlemesi durdurularak görme kaybı önlenebilir.

Crosslinking (Korneal Kollajen Çapraz Bağlama) Yöntemi

Crosslinking, keratokonusun ilerlemesini durdurmak için geliştirilen modern bir tedavi yöntemidir. Bu yöntemde, korneaya riboflavin (B2 vitamini) damlatılır ve ardından ultraviyole ışık uygulanarak korneadaki kollajen liflerinin sertleşmesi sağlanır. Bu işlem korneanın dayanıklılığını artırarak konikleşmenin ilerlemesini durdurur. Genellikle genç yaşlarda ve hastalığın erken dönemlerinde tercih edilir.

Sert ve Hibrit Kontakt Lens Tedavisi

Görme bozukluğunu düzeltmek için kullanılan özel sert gaz geçirgen (RGP) lensler, keratokonus hastalarında yaygın olarak uygulanır. Bu lensler, korneadaki düzensizliği düzeltmeye yardımcı olur. Hibrit kontakt lensler ise sert merkezli, yumuşak çevreli yapısıyla hem net görüş hem de konfor sunar. Lens seçimi, korneanın yapısına ve hastalığın evresine göre göz hekimi tarafından belirlenmelidir.

İntacs Halkaları ve Kornea İçine Yerleştirilen Segmentler

İleri evre keratokonus hastalarında korneanın şeklini düzeltmek için kornea içine küçük yarım daire şeklinde plastik halkalar (Intacs) yerleştirilir. Bu halkalar korneayı düzleştirerek görme kalitesini artırır. Lokal anestezi altında yapılan bu işlem kalıcıdır ve iyileşme süreci genellikle hızlıdır. Ancak her hasta için uygun olmayabilir; kişiye özel değerlendirme gereklidir.

Kornea Nakli Gerekliliği

Keratokonusun çok ileri evrelerinde ve diğer tedavilerin yetersiz kaldığı durumlarda, görmeyi düzeltmek amacıyla kornea nakli (keratoplasti) yapılabilir. Bu işlemde, hastalıklı kornea alınarak yerine sağlıklı bir donör kornea yerleştirilir. Başarı oranı oldukça yüksektir. Ancak dikişlerin iyileşmesi uzun sürebilir ve dikkatli bir takip gerektirir.

Keratokonus Tedavisinde Erken Teşhisin Önemi

Keratokonus ilerleyici bir hastalık olduğu için erken teşhis hayati öneme sahiptir. Hastalığın başlangıç evrelerinde yapılan tedavi ile ilerleme durdurularak, kornea nakli gibi ciddi cerrahi müdahalelere gerek kalmadan görme korunabilir. Özellikle gençlerde gözlük numarasında ani değişiklikler varsa, vakit kaybetmeden detaylı bir göz muayenesi yaptırılmalıdır.

Sık Sorulan Sorular

Keratokonus tamamen iyileşir mi?

Keratokonus tamamen iyileşen bir hastalık değildir, ancak ilerlemesi durdurulabilir ve etkili tedavilerle görme kalitesi artırılabilir. Özellikle erken evrede uygulanan crosslinking tedavisi, hastalığın ilerlemesini durdurmada oldukça başarılıdır. İleri evrelerde ise kontakt lensler, halkalar veya gerekirse kornea nakli ile etkili sonuçlar alınabilir.

Keratokonus genetik midir?

Evet, keratokonusun genetik bir bileşeni vardır. Aile bireylerinde keratokonus olan kişilerde hastalığın görülme riski daha yüksektir. Bu nedenle ailesinde keratokonus öyküsü bulunan bireylerin düzenli göz muayenesi yaptırmaları erken teşhis açısından önemlidir.

Göz ovalamak keratokonusu kötüleştirir mi?

Evet, gözleri sık sık ve şiddetli şekilde ovalamak keratokonusun ilerlemesini hızlandırabilir. Korneanın yapısı zaten zayıflamış olduğu için mekanik baskılar hastalığı daha da kötü bir hale getirebilir. Alerjik göz hastalıkları nedeniyle kaşınan gözlerde de bu durum sık görülür.

Crosslinking tedavisi ağrılı mıdır?

Crosslinking işlemi lokal anestezi altında yapıldığı için işlem sırasında ağrı hissedilmez. İşlem sonrasında birkaç gün sürebilen hafif batma, ışığa hassasiyet ve sulanma olabilir. Bu şikayetler genellikle birkaç gün içinde kendiliğinden geçer. Göz damlaları ile desteklenen iyileşme süreci sonunda hasta normal yaşamına dönebilir.

Keratokonus ilerlemezse tedavi gerekir mi?

Eğer keratokonus durağan haldeyse ve görme kalitesi düşmemişse, düzenli takip yeterli olabilir. Ancak çoğu durumda hastalık ilerleyici seyrettiği için erken dönemde tedavi uygulanması önerilir. İlerlemeyi durdurmak adına yapılan tedaviler, daha ileri cerrahilere gerek kalmadan durumu kontrol altına alabilir.

Keratokonus hangi yaşta başlar?

Keratokonus genellikle ergenlik çağında başlar ve 30'lu yaşlara kadar ilerleyebilir. Bu nedenle özellikle genç yaşta görme şikayetleri artan bireylerin göz muayenesi yaptırması büyük önem taşır. Hastalığın ilerleyiş hızı kişiden kişiye farklılık gösterebilir.

Kontakt lens kullanmak gözün yapısını bozar mı?

Uygun lens tipi ve düzenli doktor kontrolü ile kontakt lens kullanımı göz yapısına zarar vermez. Aksine, keratokonus hastalarında özel lenslerle daha net bir görüş sağlanır. Ancak uygun olmayan lensler veya hijyen kurallarına uyulmaması korneaya zarar verebilir.

Keratokonus olan biri lazer ameliyatı olabilir mi?

Hayır, keratokonus hastaları genellikle lazer göz ameliyatı için uygun adaylar değildir. Korneanın zayıflamış yapısı nedeniyle lazer işlemleri hastalığı daha da kötüleştirebilir. Ancak bazı durumlarda, crosslinking sonrası sınırlı lazer uygulamaları değerlendirilebilir; bu kararı göz doktoru verir.

Keratokonus her iki gözde birden mi olur?

Keratokonus genellikle her iki gözde görülür, ancak bir göz diğerine göre daha şiddetli etkilenebilir. Bu nedenle her iki gözün de detaylı olarak incelenmesi ve ayrı ayrı tedavi planlanması gerekebilir. Tek gözde görüldüğünde de diğer gözün düzenli takibi büyük önem taşır.

Tedavi edilmezse keratokonus neye yol açar?

Tedavi edilmeyen keratokonus ilerleyerek ciddi görme kaybına neden olabilir. İleri evrelerde kornea ciddi şekilde incelir ve sivrileşir, bu da kontakt lensle bile düzelmeyen görme problemlerine yol açabilir. Erken dönemde müdahale edilmediği takdirde kornea nakli gibi cerrahi yöntemler kaçınılmaz hale gelir.